31 Mart 2019’da yapılan Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nde Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçilen Selahattin Gürkan’a iletmek amacıyla “Engellilerin Günlük Yaşamda ve Toplu Taşıma Araçlarında Yaşadığı Sorunlar Hakkında” başlıklı bir dosya hazırlamıştım.
Hazırladığım dosyayı Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ile yüz yüze görüşerek iletmek istemiştim. Bu nedenle randevu talebinde bulunmuş ancak aradan üç aylık bir süre geçmesine rağmen olumlu ya da olumsuz bir dönüş olmadığını görünce hazırladığım dosyayı 11 Eylül 2019 tarihinde Malatya Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürüne giderek başkanımız Selahattin Gürkan’a iletilmesi amacıyla teslim etmiştim.
Dosyayı vermemin üzerinden yaklaşık bir yıl kadar süre geçti. Dosyada belirttiğim sorunlarla ilgili olumlu ya da olumsuz herhangi bir dönüş olmadı.
Sorunlardan ise gördüğüm ve bildiğim kadarıyla sadece bir tanesi giderildi. Birçoğu halen olduğu gibi devam etmektedir.
Bir yıl önce yazdığım dosya dışında ise 13 Ağustos 2020 tarihinde iki sorunla ilgili Büyükşehir Belediyesine, bir sorunla ilgili ise Maski Genel Müdürlüğüne yazdığım dilekçeyi belediyeye bizzat giderek teslim ettim.
Son verdiğim yazıdan sonra 4 Eylül 2020 tarihinde Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Dairesi Başkanlığı Yol Yapım ve Asfalt Şube Müdürlüğü’nden Daire Başkanı Mehmet Mert imzası ile gelen yazıda “Bahse konu olan yazı İnönü caddesinde bulunan Milli Egemenlik ile Sıtma Pınarı alt geçitlerin bulunduğu yerlerde yaya kaldırım rampalarının müdürlüğümüze bağlı kaldırım bakım onarım şube şefliği tarafından kontrolleri yapılarak 9. ay (Eylül) içerisinde gerekli çalışmalar yapılacaktır. Bilgilerinize rica ederim.” yazıyordu. Gelen yazıda sorunun eylül ayı içerisinde giderileceğini okuyunca çok sevinmiştim.
Sevinmiştim sevinmesine de eylül ayı boyunca belirtilen yerlerde bir gelişme oldu mu diye defalarca kontrol etmeme rağmen en ufak bir gelişme olmadığını gördükçe sevincim hüsrana dönüştü.
Daire başkanı Mehmet Mert’in “…9. ay (Eylül) içerisinde gerekli çalışmalar yapılacaktır” dediği sorunla ilgili 23 Temmuz 2019 tarihli Malatya Söz Gazetesi ile haber sitelerindeki köşemde “Bozuk Plak Gibi” başlıklı bir yazıda yazarak dile getirmiştim.
Bunun dışında ise 2019 yılı Temmuz ayı içerisinde Malatya Valiliğinde yapılan Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Komisyon Toplantısına katılan Fen İşleri Dairesi Başkanı Fuat Bayhan’a da sözlü olarak söylemiştim.
Şu an kasım ayının sonlarındayız. Gerek toplantıda söylemem, gerek köşemde yazmam, gerek dilekçe ile bildirmiş olduğum bu sorun(lar) halen devam etmektedir.
Bu sorunlar belediyeye yazılı olarak bildirdiklerimdi. Bunlar dışında bir de belediyenin WhatsApp hattına bildirdiğim sorunlar oldu.
WhatsApp hattına 30 Ağustos 2020 tarihinde bir tanesi Emeksiz Caddesi No. 17 adresi önünde bir tanesi ise aynı yerde Antepli Sokak girişinde olmak üzere iki sorunu bildirdim. Bu iki sorundan bir tanesi birkaç gün sonra giderilmiş ancak bir tanesi ise “sözde” ustalar tarafından gelişigüzel iki mala ile harç konularak yapılmaya çalışılmıştı.
Baştan savma yapılan yer hakkında 9 Eylül günü tekrar WhatsApp hattına “Antepli Sokak tabelasının olduğu yerde yaya kaldırımına çıkış rampası ise sağlıklı bir rampa yapma yerine iki mala harç ile geçiştirilmiş ve daha da sorunlu hale gelmiştir. Bu rampanın tekrar düzeltilerek standartlara uygun hale getirilmesini talep ediyorum.” diye yazdım. Birkaç dakika geçmeden “Konu ile alakalı talebiniz ilgili birime 88029 başvuru no ile iletildi.” diye yanıt verdiler.
Aradan iki haftaya yakın bir süre geçmesine rağmen en ufak bir düzeltme olmadığı gibi koydukları harçlarda dökülmeye başlamıştı. 23 Eylül günü tekrar yazdım ve herhangi bir düzeltme olmadığını belirterek sorunun giderilmesini talep ettim. Yazımın üzerine bana “Talebinizle alakalı tekrar ilgili birim müdürlüğüne bilgi verilip kontroller yapılacaktır.” diye yazdılar.
19 Ekim tarihine kadar bekledim ve o gün aynı yerde çıkarken sandalyem devrilecek gibi olunca bu defa sinirle “9 Eylül 2020 tarihinde yapmış olduğum 88029 nolu başvurum hakkında herhangi bir gelişme olmadı. Biraz önce orada çıkarken sandalyem devrilecekti. Kaza geçirmemiz mi gerekiyor yapılsın. Bu konuda gerekli çalışmanın yapılmasını rica ediyorum. Ayrıca rampa standartlarını bilmeden yapıyorsunuz sorunu bizler yaşıyoruz. Bildiriyoruz baştan savma yapıyorsunuz. Bu sözlerimi kayda alın. Erişilebilir şehir böyle mi olur, Fen İşleri Daire Başkanı öğrensin.” diye yazdım. “Talebiniz ilgili müdürlüğe iletilmiştir.” diye verdikleri yanıt yine değişmedi.
Gelin görünkü sorunumu bildirdikleri müdür dedikleri zat-muhterem her kim ise ya okumayı bilmiyor ya da görevinin gereklerini bilmiyor olacak ki kılını dahi kıpırdatmıyor.
Sözün özü olarak, yıllardır dilim döndüğünce, kalemim el verdiğince yazılı ve sözlü olarak “Sorunu yaşayanlar olarak bizler adına sorunu yaşamayan ve bilmeyenler karar vermesinler.” diyerek anlatmaya çalıştım. Ancak ne kadar anlatırsak anlatalım halen gerek siyasetçiler gerekse de idareciler bildiklerinden şaşmayarak yapmaya çalışıyorlar. Engellilerin ulusal ve uluslar arası yasal haklarından bihaber olan, liyakat sahibi olmayan insanları daire başkanı, müdür ya da şef diye o makamlara oturtmaya devam ettikleri sürece bir arpa boyu yol alamayız
“Talebiniz ilgili müdürlüğe iletilmiştir.”
31 Mart 2019’da yapılan Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nde Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçilen Selahattin Gürkan’a iletmek amacıyla “Engellilerin Günlük Yaşamda ve Toplu Taşıma Araçlarında Yaşadığı Sorunlar Hakkında” başlıklı bir dosya hazırlamıştım.
Hazırladığım dosyayı Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ile yüz yüze görüşerek iletmek istemiştim. Bu nedenle randevu talebinde bulunmuş ancak aradan üç aylık bir süre geçmesine rağmen olumlu ya da olumsuz bir dönüş olmadığını görünce hazırladığım dosyayı 11 Eylül 2019 tarihinde Malatya Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürüne giderek başkanımız Selahattin Gürkan’a iletilmesi amacıyla teslim etmiştim.
Dosyayı vermemin üzerinden yaklaşık bir yıl kadar süre geçti. Dosyada belirttiğim sorunlarla ilgili olumlu ya da olumsuz herhangi bir dönüş olmadı.
Sorunlardan ise gördüğüm ve bildiğim kadarıyla sadece bir tanesi giderildi. Birçoğu halen olduğu gibi devam etmektedir.
Bir yıl önce yazdığım dosya dışında ise 13 Ağustos 2020 tarihinde iki sorunla ilgili Büyükşehir Belediyesine, bir sorunla ilgili ise Maski Genel Müdürlüğüne yazdığım dilekçeyi belediyeye bizzat giderek teslim ettim.
Son verdiğim yazıdan sonra 4 Eylül 2020 tarihinde Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Dairesi Başkanlığı Yol Yapım ve Asfalt Şube Müdürlüğü’nden Daire Başkanı Mehmet Mert imzası ile gelen yazıda “Bahse konu olan yazı İnönü caddesinde bulunan Milli Egemenlik ile Sıtma Pınarı alt geçitlerin bulunduğu yerlerde yaya kaldırım rampalarının müdürlüğümüze bağlı kaldırım bakım onarım şube şefliği tarafından kontrolleri yapılarak 9. ay (Eylül) içerisinde gerekli çalışmalar yapılacaktır. Bilgilerinize rica ederim.” yazıyordu. Gelen yazıda sorunun eylül ayı içerisinde giderileceğini okuyunca çok sevinmiştim.
Sevinmiştim sevinmesine de eylül ayı boyunca belirtilen yerlerde bir gelişme oldu mu diye defalarca kontrol etmeme rağmen en ufak bir gelişme olmadığını gördükçe sevincim hüsrana dönüştü.
Daire başkanı Mehmet Mert’in “…9. ay (Eylül) içerisinde gerekli çalışmalar yapılacaktır” dediği sorunla ilgili 23 Temmuz 2019 tarihli Malatya Söz Gazetesi ile haber sitelerindeki köşemde “Bozuk Plak Gibi” başlıklı bir yazıda yazarak dile getirmiştim.
Bunun dışında ise 2019 yılı Temmuz ayı içerisinde Malatya Valiliğinde yapılan Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Komisyon Toplantısına katılan Fen İşleri Dairesi Başkanı Fuat Bayhan’a da sözlü olarak söylemiştim.
Şu an kasım ayının sonlarındayız. Gerek toplantıda söylemem, gerek köşemde yazmam, gerek dilekçe ile bildirmiş olduğum bu sorun(lar) halen devam etmektedir.
Bu sorunlar belediyeye yazılı olarak bildirdiklerimdi. Bunlar dışında bir de belediyenin WhatsApp hattına bildirdiğim sorunlar oldu.
WhatsApp hattına 30 Ağustos 2020 tarihinde bir tanesi Emeksiz Caddesi No. 17 adresi önünde bir tanesi ise aynı yerde Antepli Sokak girişinde olmak üzere iki sorunu bildirdim. Bu iki sorundan bir tanesi birkaç gün sonra giderilmiş ancak bir tanesi ise “sözde” ustalar tarafından gelişigüzel iki mala ile harç konularak yapılmaya çalışılmıştı.
Baştan savma yapılan yer hakkında 9 Eylül günü tekrar WhatsApp hattına “Antepli Sokak tabelasının olduğu yerde yaya kaldırımına çıkış rampası ise sağlıklı bir rampa yapma yerine iki mala harç ile geçiştirilmiş ve daha da sorunlu hale gelmiştir. Bu rampanın tekrar düzeltilerek standartlara uygun hale getirilmesini talep ediyorum.” diye yazdım. Birkaç dakika geçmeden “Konu ile alakalı talebiniz ilgili birime 88029 başvuru no ile iletildi.” diye yanıt verdiler.
Aradan iki haftaya yakın bir süre geçmesine rağmen en ufak bir düzeltme olmadığı gibi koydukları harçlarda dökülmeye başlamıştı. 23 Eylül günü tekrar yazdım ve herhangi bir düzeltme olmadığını belirterek sorunun giderilmesini talep ettim. Yazımın üzerine bana “Talebinizle alakalı tekrar ilgili birim müdürlüğüne bilgi verilip kontroller yapılacaktır.” diye yazdılar.
19 Ekim tarihine kadar bekledim ve o gün aynı yerde çıkarken sandalyem devrilecek gibi olunca bu defa sinirle “9 Eylül 2020 tarihinde yapmış olduğum 88029 nolu başvurum hakkında herhangi bir gelişme olmadı. Biraz önce orada çıkarken sandalyem devrilecekti. Kaza geçirmemiz mi gerekiyor yapılsın. Bu konuda gerekli çalışmanın yapılmasını rica ediyorum. Ayrıca rampa standartlarını bilmeden yapıyorsunuz sorunu bizler yaşıyoruz. Bildiriyoruz baştan savma yapıyorsunuz. Bu sözlerimi kayda alın. Erişilebilir şehir böyle mi olur, Fen İşleri Daire Başkanı öğrensin.” diye yazdım. “Talebiniz ilgili müdürlüğe iletilmiştir.” diye verdikleri yanıt yine değişmedi.
Gelin görünkü sorunumu bildirdikleri müdür dedikleri zat-muhterem her kim ise ya okumayı bilmiyor ya da görevinin gereklerini bilmiyor olacak ki kılını dahi kıpırdatmıyor.
Sözün özü olarak, yıllardır dilim döndüğünce, kalemim el verdiğince yazılı ve sözlü olarak “Sorunu yaşayanlar olarak bizler adına sorunu yaşamayan ve bilmeyenler karar vermesinler.” diyerek anlatmaya çalıştım. Ancak ne kadar anlatırsak anlatalım halen gerek siyasetçiler gerekse de idareciler bildiklerinden şaşmayarak yapmaya çalışıyorlar. Engellilerin ulusal ve uluslar arası yasal haklarından bihaber olan, liyakat sahibi olmayan insanları daire başkanı, müdür ya da şef diye o makamlara oturtmaya devam ettikleri sürece bir arpa boyu yol alamayız
