Blue Origin engelli insanlar için uzay kapısını açıyor

Blue Origin, engelli insanlar için uzay yolculuğunun yeni bir çağını başlatmaya hazırlanıyor. Şirketin yaklaşan NS-37 görevinde yer alacak altı yolcudan biri olan Michaela 'Michi' Benthaus, tekerlekli sandalye kullanan ilk uzay yolcusu olmak üzere seçildi. Henüz kesin bir fırlatma tarihi açıklanmamış olsa da, bu görev engelli insanlar için uzay erişilebilirliğinin sınırlarını yeniden tanımlayacak bir dönüm noktası olarak görülüyor.

Benthaus'un uzay yolculuğuna giden yolculuğu

Benthaus'un hikayesi, kararlılık ve tutkuyla ilgili bir örnektir. 2018 yılında yaşadığı dağ bisikleti kazası sonrasında omurilik yaralanması geçiren Benthaus, tekerlekli sandalyeye bağımlı hale geldi. Ancak bu durum onun uzay yolculuğu hayalini kırmadı. Aksine, Benthaus engelli insanların da uzayda yaşayabileceğini kanıtlamak için çalışmaya başladı.

2022 yılında AstroAccess projesi tarafından seçilen Benthaus, parabolik uçuşlarda ağırlıksızlık ortamında erişilebilirlik deneylerini test eden ilk tekerlekli sandalye kullanıcılarından biri oldu. Bu deneyimler, engelli insanların uzay ortamında nasıl hareket edebileceğini, manevra yapabileceğini ve kendilerini sabitleyebileceğini göstermeye yönelik yenilikçi yöntemlerin geliştirilmesine katkı sağladı.

O zamandan beri Benthaus, 18 parabol uçuşu tamamlayarak farklı yeteneklere sahip insanların mikro yerçekiminde nasıl işlev görebileceğini araştırmaya devam etti. Şu anda Münih'teki TUM Mühendislik ve Tasarım Okulu'nda ve Avrupa Uzay Ajansı'nda genç mezun stajyeri olarak çalışan Benthaus, uzay erişilebilirliği alanında öncü bir rol oynamaya devam ediyor.

AstroAccess ve engelli uzay keşfinin tarihi

Benthaus'un yolculuğu, AstroAccess adlı bir proje aracılığıyla mümkün hale geldi. SciAccess, Inc. tarafından yönetilen AstroAccess, engelli astronotlar için yolu açarak insan uzay keşfinde engelli kapsayıcılığını teşvik etmeye adanmış bir girişimdir. 2021 yılında kurulan bu proje, engelli bilim insanlarının, gazilerin, öğrencilerin, sporcuların ve sanatçıların Zero Gravity Corporation ile parabolik uçuşlarda gösteriler gerçekleştirmesine olanak sağladı.

AstroAccess, beş mikro yerçekimi görevi yürüterek çeşitli insanları uzaya uçurma yönünde ilerlemenin ilk adımlarını attı. Bu girişim, engelli insanların uzay yolculuğunun sadece bir hayal değil, gerçekleştirilebilir bir hedef olduğunu gösterdi. Benthaus'un Blue Origin ile yapacağı yörünge altı uçuş, bu çalışmaların doğal bir devamı ve engelli insanlar için uzay erişilebilirliğinin somut bir kanıtı olacak.

Tarihsel bağlam ve NASA'nın engelli astronotlara bakışı

Benthaus'un yaklaşan yörünge altı fırlatması, uzay programlarının engelli insanlara karşı tutumunun ne kadar değiştiğini gösteriyor. Eski NASA yetkilisi Alan Ladwig, bu uçuşu 'tarihi bir uçuş' olarak nitelendiriyor. Ladwig, 'See You in Orbit? Our Dream Of Spaceflight' kitabının yazarı ve NASA'daki kariyerini 1981 yılında Mekik Öğrenci Katılım Projesi için program yöneticisi olarak başlatmıştı.

Ladwig'in hatırladığı kadarıyla, 1985 yılında Uzayda Gazeteci Programı için seçilen bir felçli aday vardı. Ancak o dönemde, bazı astronotlar engelli bir kişinin uzay mekiğinden hızlı bir şekilde çıkamayacağı endişesini dile getirerek bu seçime karşı çıkmıştı. O zamanlar, bir sivili güvenli bir şekilde uzaya göndermek bile tartışmalı bir konuyken, engelli bir kişiyi göndermek neredeyse imkansız görülüyordu.

Ocak 1986'daki Challenger kazasından sonra, engelli insanların uzay mekiğinde uçma olasılığı hakkında yapılan çalışmalar geri plana atıldı. Ladwig'e göre, o dönemde herhangi bir sivili uzaya göndermek uzun zaman alacağı açıkken, engelli bir kişiyi göndermek tamamen imkansız görülüyordu. Ancak zamanlar değişti ve bu tutum kökten dönüştü.

ESA'nın Parastronot projesi ve yeni dönem

Engelli insanların uzay yolculuğuna katılabileceğine dair inancın değişmesinde, Avrupa Uzay Ajansı'nın Parastronot projesi önemli bir rol oynadı. Kasım 2022'de seçilen ESA astronot sınıfı, eski bir Paralimpik atlet olan John McFall'ı içeriyordu. McFall'ın seçimi, engelli insanların Uluslararası Uzay İstasyonu'na bir göreve güvenli bir şekilde katılıp katılamayacağını belirlemek için bir Parastronot Fizibilite Projesi'nin parçasıydı.

2024'te tamamlanan bu çalışma, ISS'de engelli bir kişiyi entegre etmenin mümkün olduğu sonucuna vardı. Ladwig, bunu yapmak için şu anda herhangi bir spesifik planın açıklanmadığını belirtse de, bu sonuç engelli astronotlar için kapıların açıldığını gösteriyor. AstroAccess'in parabolik uçuşlarda engelli insanları uçurması ve Benthaus'un Blue Origin görevine seçilmesi, bu yeni dönemin somut örnekleridir.

Benthaus'un Blue Origin uçuşunun anlamı

Michaela Benthaus'un Blue Origin NS-37 görevine seçilmesi, yalnızca bireysel bir başarı değil, tüm engelli insanlar için bir dönüm noktasıdır. Benthaus'un tekerlekli sandalye kullanan ilk uzay yolcusu olması, engelli insanların uzay yolculuğunun sadece bir hayal olmadığını, aksine gerçekleştirilebilir bir hedef olduğunu kanıtlayacak. Bu uçuş, engelli insanlar için uzay erişilebilirliğinin sınırlarını yeniden tanımlayacak ve gelecek nesiller için yeni kapılar açacak.

Ladwig'in sözleriyle, Benthaus'un Blue Origin uçuşu 'yörünge hayalleri olan herkes için uzay yolculuğunu açmanın önemli bir adımı olacak.' Bu ifade, sadece Benthaus'un başarısını değil, aynı zamanda engelli insanların uzay keşfine katılma hakkını ve yeteneklerini tanıyan bir tutum değişimini temsil ediyor. Benthaus'un yolculuğu, engelli insanların uzay ortamında yaşayabileceğini, çalışabileceğini ve keşfedebileceğini gösterecek ve gelecek engelli astronotlar için yol açacak.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner79