Covid19 pandemi süreci birçok kurum, kuruluş ve sektörü maddi anlamda ciddi boyutta kötü etkiledi.

Peki ya  Engelli sivil toplum kuruluşları bu zor süreçten nasıl çıkacak ya da çıkabilecek mi?

Bir Engelli sivil toplum örgütü yöneticisi olarak olayları gözlemlediğimde vaziyet hiçte parlak görünmüyor.

Pandemi süresince gelir getirici hiçbir faaliyet yapılamaması sonucu; ödenemeyen kiralar, birikmiş faturalar.  Birde kasanız boşsa aman Allah’ım !!!  Her an eşyalarınızı kapıda bulma kâbusuyla karşı karşıyasınız.

Peki, yeni normalleşme süresince ve bundan sonra ne olacak STK’ların hali?

Kendilerine yetebilecekler mi? Faaliyet ve etkinlikler ne zaman başlayacak? Başlarsa eskisi gibi olabilecek mi?

Ekonomik olarak zor günler yaşayan özel sektör ve esnafın STK’lara bağış yapacak bütçesi kaldı mı?

Zaten etkinlik yapamayan STK’lar, bir de destekleyici bulamazsa bu giderleri nasıl karşılayacak?

Zaten kısıtlı projelerle elde ettikleri üç beş kuruş gelirle hayatta kalmaya çalışan engelli STK’ları, dilenci gibi kapı kapı dolaşıp milletin duygusunu sömürerek (onların tabiriyle) son akçelerini mi alacak?  

Dilenci dedim de, bu benim tabirim değil !!!

Hiç unutmuyorum;

Başkanlığını yaptığım STK’nın bir projesi için destekleyici arayışı içindeydim. İsmini vermek istemediğim bir firma ile görüşmeye gittim STK’mı temsilen. İşletmenin sahibi ile sohbet ediyoruz konu konuyu açtı birden dedi ki, aslında STK’ların bağış isteme ve destekleyici olma tekliflerine hep şu gözle baktım “MODERN ZAMAN DİLENCİLİĞİ “ dedi.  O an düşündüm herkes mi böyle düşünüyor ???

Ve o diyalogdan sonra asla destekleyici, bağış vb konular için gitmeme kararı aldım özel sektöre, gururum incindi ne yalan söyleyeyim ki …

Oysa sivil toplumun doğasında gönüllülük var deniliyordu tüm kitaplarda, ya da öyle mi görmek istiyoruz bilemedim.

Gelelim esas meseleye bu süreçte görüştüğüm Engelli dernek başkanlarının çoğu kira ve fatura borçlarının biriktiğinden dert yanıyor kaynak aradıklarını fakat bulamadıklarını, ekonomik nedenlerden dolayı üyelerinden aidatlarını bile isteyemediklerini söylüyor ve Üzülerek derneklerinin faaliyetlerine son vermeyi düşündüklerini belirtiyorlar…

Sivil toplumsuz yaşanılabilir bir dünya, yaşanılabilir bir ülke ve yaşanılabilir bir Bursa düşünemiyorum.

Hele ki bu zor dönemde devlete en çok desteği vermişken STK’ların kaderine  terk edilmesi bence HAKSIZLIK…

Devlet, en azından bu 4-5 aylık süreçte belli kriterlere sahip STK’ların zorunlu giderlerini ödemeyebilmeleri konusunda onlara destek olması en azından kolaylıklar sağlaması gerekiyor…

Onlar kredi ile borçlanmaya bile razılar…

Bu zorlu süreci hiçbir STK’nın kapısına kilit vurmadan beraberce el ele dayanışma içinde atlatabilmemiz dileğiyle…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Buket 4 yıl önce

Gerçekleri anlatan bir yazı olmuş kalemine saglik zorlu günleri atlatmak dileğiyle...

Avatar
Gülay çiçek 4 yıl önce

Güzel bir yazı olmuş elinize sağlık

Avatar
Emine 4 yıl önce

Çok doğru bir anlatım. sivil toplum kuruluşlarının bu dönemde ayakta kalması zor görünüyor. Oysa sesini duyurabilmek için engelli bireyin ilk baş vurduğu kapıdır STK lar yaşamayan bilmez.gönlüne sağlık..

Avatar
Gönül Doğu 4 yıl önce

Canan hanım elinize sağlık çok güzel bir yazı olmuş.Ancak size "modern zaman dilenciliği" diyen yöneticinin adını ve kurumunun adını vermeniz çok daha doğru olurdu.Çünkü insanlar yaptıkları hata söylenmedikçe o hatanın farkına bile varamıyorlar.Bence bu kişi yüzünden sivil kuruşulardan yardım istememe kararınızı bir daha düşünün derim ben.

Avatar
Ayşegül Eren 4 yıl önce

Herşey daha güzel olsun...güzel kalpli gönüllü güzel insan...ağzına kalemine sağlık....

Avatar
Sadullah aykanat 4 yıl önce

Arkadaşlar eşim Canan AYKANAT”a ait bu mükemmel bu yazı ile ile gurur duruyorum ama ne hikmetse yazarın ismi değişmiş canan beyaztay yazılmış bir yanlışlık olmuş heralde

Avatar
Sadullah AYKANAT 4 yıl önce

Kimse bu Canan BEYAZTAY handendi bir bir seminer vermesi bekliyoruz tanışmış oluruz takipçisi olarak

banner78

banner79